|
|
|
DİĞER SİTELERİMİZ
kirikkoyu.blogspot.com
|
|
 |
İdari Durum :
İlçe Belediye Teşkilatı 1954 yılında kurulmuştur. Merkezde bir Belediye Teşkilatı, mücavir alan içerisinde 4 Merkez Mahalle Muhtarlığı mevcuttur. İlçe yüzölçümü 640 Km2. alana sahiptir. Bu alan içerisinde 39 köy Muhtarlığı, 29 mahalle olmak üzere 68 yerleşim birimi bulunmaktadır. Köyler engebeli arazi üzerine kurulmuştur. Bir tek merkez ilçe belediyesi bulunmaktadır.
Nüfusu binin üzerinde 2 köy bulunmaktadır. Bunlar Aksaklar Köyü ve Kırık Köyü’ dür. Bu köyler orman içi köylerdir. İlçemiz Halkı devlete bağlıdır. Yönetim aleyhtarı yapılaşma olmadığı gibi aşiret veya ağalık hakimiyeti hüküm sürmez. Halk kanunlara saygılı ve bağlıdır.
Sosyal Durum:
Konut:
Konutların biçimlendirilmesinde yöresel etkinlikler hakim olup iklim ekonomik imkanlar ulaşım imkanları, nitelik ve niceliklerini etkilemiş özellikle orman köylerinde yoksulluk ve imkansızlıklar kendini daha çok göstermiş konutların ahşap olduğu gözlenmektedir. Betonarme binaların sayısında son dönemlerde artış gözükmektedir. Yığma tuğla yapı tarzında yapılmış konutlarda yapı çeşitleri arasındadır.
Konutların genellikle alt katları ahır olarak kullanılmaktadır . Son zamanlarda yapılan konutlar genelde betonarme binalardır
Ulaşım
Karayolu ile İl merkezine ulaşılmaktadır. Ayrıca orman içinden karayolu ile Alaplı ilçesine ve stabilize yolla Bolu’ya ulaşım vardır. Düzce İline 38 km. Alaplı İlçesine 30 km. uzaklıktadır. Yaz kış ulaşım sağlanır.
Nüfus Bilgileri
İlçenin 2007 tarihinde yapılan nüfus sayımına göre toplam nüfusu 18.816 dir Bu nüfusun 3.314 kişisi ilçe merkezinde ve 15.502 kişisi köylerde yaşamaktadır. Nüfusun % 18’ sı ilçe merkezinde %82’ ü kırsal kesimde yaşamaktadır. 640 km2. Olan ilçe alanına km2’ye 33 kişi düşmektedir. İlçe nüfusunun geçen yıllara göre %7 azaldığı görülmektedir. Bu azalmanın sebebi de 2007 Yılı Nüfus sayımının Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemine göre yapıldığından kaynaklandığı düşünülmektedir. İlçe verimsiz arazi yapısından dolayı ve sanayileşmenin olmamasından dolayı büyük şehirlere göç vermektedir. Merkez ve köylere ait nüfus dağılımı son istatistiki çalışmalara göre tablo halinde çıkarılmıştır.
1 Akçaören Köyü 338
2 Aksaklar Köyü 1222
3 Asar köyü 278
4 Aydın Yayla Köyü 278
5 Bekirler Köyü 588
6 Çamlı Köyü 722
7 Çiftlik Köyü 151
8 Çukurören 398
9 Dibektaş Köyü 418
10 Doğanlar Köyü 342
11 Dutlar Köyü 391
12 Gaziler Köyü 148
13 Gelenöz Köyü 202
14 Geriş Köyü 368
15 Gökçeağaç Köyü 774
16 Güney köyü 285
17 Hacılar köyü 500
18 Hacı Yeri 541
19 Hebeler köyü 469
20 Hoca Köyü 389
21 Hocatman Köyü 328
22 Hoşafoğlu Köyü 411
23 İğneler Köyü 293
24 Karakaş Köyü 367
25 Kırık Köyü 1054
26 Kocaoğlu Köyü 367
27 Köseler Köyü 171
28 Mengen köyü 130
29 Naşlar köyü 426
30 Orhan Gazi köyü 122
31 Redifler köyü 580
32 Sarıkaya köyü 400
33 Tıraşlar Köyü 431
34 Tuğrul Köyü 141
35 Yağcılar Köyü 358
36 Yayla Tepe köyü 54
37 Yeniyer Köyü 238
38 Yılgın Köyü 365
39 Yoğun Pelit köyü 464
Coğrafi Yapısı
İlçe Batı Karadeniz Bölgesinde Düzce İlinin Kuzeydoğusunda yer almaktadır. Yüzölçümü 640 km2’dir. Yığılca ilçesi Batıdan Düzce ili ve Akçakoca ilçesi; Güneyden Düzce ili Kaynaşlı ilçesi; Güneyden Bolu ili hudutları; Kuzeyden Zonguldak ilinin Alaplı ilçesi; doğudan Bolu ilinin Mengen ilçesi ile çevrili bulunmaktadır.
İlçenin İl merkezine uzaklığı 38 km. olup en yakın komşu kentlerden Adapazarı’na 100 Km. Ankara’ya 276 Km. ve İstanbul’a 234 Km. uzaklıktadır.
İlçenin deniz seviyesinden yüksekliği 350 m. Yüzölçümü 640 Km 2 .dir. Engebeli ve eğimi fazla olan bir alanda kurulmuş ilçenin ziraat arazisi çok yetersiz, genelde ormanlık arazi hakimdir. İklim olarak Batı Karadeniz iklimini andıran ılıman bir iklim görülmektedir.
Yığılca ilçesi Düzce ovasını sulayan Hasanlar barajı gölüne dökülen Melendere Çayının yukarı havzasında yer alır. En tepedeki Yaylatepe Köyü hariç diğer köyler bu havzanın güney ve kuzeyindeki yamaçlara birer sıra halinde dizilmişlerdir. Bu biçimi ile uzun bir ‘U’ görünümünde olan havza oldukça dağlık ve sarptır.
Havzayı çevreleyen belli başlı tepeler ; Yaylacık tepe köybaşı tepe (678 m.) Kızıltepe (1486 M.) Sarıkaya Tepe (1036 m.) Bacaklıyayla (1137m.) Aktaş sırtları (1271 m.) Kiriş Tepe ( 1398 m.) Güneyden çevreleyen ve batıdan doğuya doğru uzanan tepeler, Hamambaşı Sırtları ve Geymene Tepe (1438 m.) İğnekiriş Tepe (987 m.) Kırıksapağı Tepe (919 m.) dir.
İlçe akarsu yönünden oldukça zengindir. Doğudan batıya doğru uzanan Melen Çayı Kuzeyden ve Güneyden zengin derelerle beslenir. Önemli dereler Karadere , Aksu Deresi, İncirli deresi, Hacı deresi, Mahyaderesi Karakaş deresi, Naşlar deresi, İğneler deresidir. İlçe sınırları içinde Hasanlar Baraj gölünden başka tabii göl yoktur.
Karadeniz bölgesinin iç kısımlarında yer alan ilçemiz genel olarak Karadeniz iklimi ve geçiş bölgesi iklimi etkisi altındadır. Yıllık yağış ortalama 776 mm civarındadır. Uzun yıllar ortalamasına göre şubat ayı gece ve gündüz sıcaklık -8,5/18,5 C ve Temmuz ayı sıcaklık 10/32,3 C olmaktadır
YIĞILCA TARİHİ BİTİNYA (ÜSKÜBÜ) KRALLIĞI VE YIĞILCA BÖLGESİ
Eski çağlarda Kocaeli yarımadasına Bitin ya adı verildi. Yığılca Bitin ya’ nın kısmına girer, şehrin eski tarihi yoktur. Bölgeye etiler zamanında yerleşildiği sanılmaktadır. Şehir yakınında ve köylerde yapılan kazılarda eti anıtlarına rastlanmıştır. Düzenli , ilmi kazı yapılmadığından bölgenin eti çağı bilinmiyor.
YIĞILCA’NIN TARİHİ(İlk Devirlerden Cumhuriyete)
İlkçağda Düzce ve Yığılca Bölgesi
Yığılca ilçesinin tarihi XlV yy. dan geriye çıkmaktadır. Güneyde Melen çayının yanındaki Konuralp(Üskübü) de mevcut Arkeolojik eserlerin çokluğu oldukça eski bir yerleşme yeridir. Yığılca yöresi de buraya bağlı olarak yönetilmiştir.Nikomedia (İzmit) Herakleapontika (Kdz Ereğli) ve Bithynion gibi tarihi belde oldu. Konuralp ve Yığılca bölgesi için (Berichtüber Eine Reise İn Bithynien ) yazar l.Karl Börner 1952 eserinde ilk ilmi bilgileri bahis konusu etmiştir.
Mariantyn’lere ve Herekleja devletine karşı Harekeke’e geçen Bit hyn’ler Kralları l.Prusias (M.Ö.238 –M.Ö.. 183)in eliyle Sangarios doğusundaki Kieros’u zaptettiler. Böylece Kieros M.Ö ll.yy.sonlarında şahsinden çekildi.burası Kralın adına Prusias adını aldı.Prusias Pros Hypios M.Ö. 74 yılını kadar Bthy hakimiyetinde yaşadı.M.Ö.74’den sonra Roma hakimiyeti başladı.Bu devirde Prusias Pros Hypios Latin Kültürünün tesirinde kaldı. Merkezi Nikomediz olan Bithynia Pantus eyaletinin şehri olarak ve Prusias adı Hyfius adıyla yaşayışına devam etti. O zamanlarda Melen Çayı’nın adı Hygius ırmağı adını taşıyordu. Roma devri 395’e kadar sürdü.
DOĞU ROMA VE BİZANS DEVRİNDE YIĞILCA (395-1071)
Bolu, Düzce ve Yığılca civarı Roma devrinden önce önemli değildi.Büyük İskender’in Anadolu’yu alışından sonra burada Bitinya adıyla bağımsız bir krallık kurulmuş, böylece bölge önem kazanmıştır.
7 ve 9. yy. Batı Anadolu’da da ilerleyen İslam ordularını aradaki dağlar yüzünden Yığılca’ya girmemişlerdir.Yığılca dolaylarına Türkler ancak 13 yy. da Selçuklular zamanında girmişlerdir.
Roma devrinin sonlarına doğru bilinmeyen sebeplerden İmparator l.Theodios i us (378- 395) 384 – 385’de Poplogoia ve Bithynia eyaletlerinden bazı şehirleri alarak bunlara oğlu Honorius’un adını verdiği Honorius’un eyaletini kurmuştur.
Xl.yy.Bizans yazarlarından Nikephoros Bryeenios’dan öğrenildiğine göre Prusias ve Hypium halkının ibadetine (Yığılca Bölgesinde )tahsis edilmiştir.Hıristiyanlık devrine ait mezarların Prusias ve Yığılca’da çevresinde ,izleri silinmiş eski yerleşme alanlarında. çok defa definecilerin sorumsuzca yağma ve tahribine uğradığı duyulmakta ve anlaşılmaktadır.
(1059 – 1078 ) Yıllarında Anadolu içlerine, dolayısıyla Prusias ‘a kadar ulaşan İran’lı (YaniTürk) adı yayılmaktaydı Yığılca’nın Asar Köyünde bir kale de vardır.Bu kale de Bizanslılar’ dan kaldığı sanılmaktadır.
Yığılca ve çevresinde Eski mezarlıklar ve eski yerleşim merkezleri yani köyler Rum, Ermeni ve Bizanslılar’ dan kalma Hıristiyan mezarlarına ve yollarına rastlamak mümkündür. Hemen hemen her köyde mezarlıklar,yollar, köylerin isimleri ve tarla adları dahi o zamanlardan günümüze kadar gelir.
BİZANS – SELÇUKLU DÖNEMİ YIĞILCA( 1071 – 1300 )
1071’de Dukaslar’ dan Roman Di Ogenes (1068 – 1071 ) Malazgirt meydan savaşında,Selçuklu Sultanı Alparslan’a mağlup oldu. Geçici barışın Bizanslılarca ihlal edilmesinden sonra Türk askerleri Anadolu içlerine girdiler. Bir Selçuklu müfrezesi Sapanca Dağları’nda, diğeri de Alexios’ un ricat yolu üzerindeki Hereklia Pontika yolu üzerinde görülmüşlerdi.
Xl.yy. da Prusias’ın doğusunda yani Yığılca bölgesinde Dadybra – Hereklia üçgeni içindeki ormanlık yörelerde Melan (Melen Çayı) Vadisinde serbestçe hareket edebiliyorlardı.( 1282 – 1328 ) yılları zamanında Prusias , tarihinin en kötü anlarını yaşadı. Ekonomik kriz had safhaya çıkmış, halk vergi veremez duruma düşmüş, buna paralel olarak da tekfur denen yetkililerin baskıları çekilemez hale gelmiştir.
YIĞILCA ÇEVRESİNDEKİ TÜRK BEYLİKLER
( Xlll – XlV ) Y.Y 1292 (1200 – 1300 ) yıllarında bu beylikler ; Amiros oğulları, Çoban oğulları Candar oğulları ve Kayılardan Osman oğullarıdır.1292’de Tahta görülen Şemseddin Yaman Candar’ın ilk beyleridir.Türk beyini ve sonra ona dostluk elini uzatmıştır.Hıristiyan olmak şartı ile topraklarına kabul etmiştir.
Xlll. yy.da Beyliklerin teşekülü sırasında cereyan eden bir hadisede Karadeniz’den yelken açmış Türk Grubunun ters rüzgarla fırtınadan Karaya sürüklenip Ereğli sahiline düşmektedir. İmparator Kazazede böyle yapmıştır.
TÜRKLER ZAMANINDA YIĞILCA
Yığılca bugün oğuzların yerleşmesiyle ad alan pek çok köy vardır. Oğuzların yerleştikleri bölgelere kendi kabile adlarını verirlerdi. Yığılca’daki köy adları Oğuz boylarından gelir.
YIĞILCA OSMANLILAR DÖNEMİ ( 1323 – 1918)
Anadolu Selçuklularının yıkılışı sırasında Marmara Bölgesine uç beyi olarak yerleşen Osman oğulları, Egemenliklerini ilan edip ilk iş olarak Bizanslılardan Marmara kıyılarını aldılar. Bu arada Bolu dolayları da Osman oğullarına geçti.
Osman Beyin ünlü komutanlarından Konuralp ;Göynük Mudurnu ve Akyazı taraflarını ele geçirdiği gibi Bolu’yu da Osmanlı topraklarını kattı ve böylece 1325 yılında Osmanlı ülkesine katıldı.
Yığılca, Yüksek dağlarla kuşatılmış bulunduğundan çok zaman kenarda kalmış, bu nedenle önemli bir gelişmeye kavuşmamıştır.
Aşık paşazade Tarihi, bu olayı şöyle anlatır:
Konuralp kılıcı Bolu’ya salladı,
Veli Akyazı’da düz basar oldu
Uzunca belde kafirle buluştu,
İki gün zevcesiyle hoş duruştu,
Oradan kafiri döndürdü kovdu,
Konuralp Tuz pazarı tuttu.
OSMANLILAR DÖNEMİNDE YIĞILCA (X1V.YY)
DEREBEYLİKLER DEVRİ
1300 yıllarının sonlarında. Bolu ve Kocaeli sancakları arasında önemli bir merkez idi. Konuralp (Üskübü ) ve Yığılca bölgesi Konuralp’ in fethinden sonra Prusias , Eski bağadanı aldı. Kadı burada ikamet etti. Gümüşabat (Gümüşova), Çilmi (Çilimli), Yılanluca (Yığılca), Cumayeri bölgelerindeki Rumların yeri, yeni göç eden aşiretlerce dolduruldu. Sultan Orhan adına bir çok mescit ve camiler yapılmıştır.
Evliya Çelebi' nin sonradan tertip edilen defterlerindeki kayıtları esas tutarak verdiği bilgiye göre Bolu’nun ilk tahriri Fatih Sultan Mehmet zamanında yapılmıştır.
Bolu Sancağı dahilinde ve sancak beyine bağlı olarak gözüken 36 kazadan birisi de Yılanluca (Melenderesi / Yığlıca) şimdiki adıyla Yığılca'dır. Yığılca Orhan isimli bir dağı Orhangazi isimli bir cadde ve sokak Redif isminde bir köy Redif Orhan gazinin küçük kuvvetlerine verilen isim . Bir de Asar kalesi vardır. Orhan gazinin komutanlarından biride bu bölgede yığınak yaptığı için bu isminin de değişerek Yığılca olmasının da buradan geldiği sanılmaktadır.
OSMANLILAR DÖNEMİNDE YIĞILCA (1323- 1918)
SUBAŞILIK DEVRİ (1695)
1695’de Bolu heyetine dahil olan Tuz pazarı (Düzce), Yılanluca(Yığılca), Akçaşehir (Akçakoca) Temsilcileri “devir” Selamiye ve subaşılık adı altında tahsil edilen vergilerinin, indirilen 700.000 küsurat akçesi için, pazarlık yapmak için Edirne’ye gittiler.Bu heyetle Yılanluca (Yığılca)’yı Mahmut oğlu Hüseyin Üskübü’yü Recep oğlu Hüseyin ve Akçaşehir (Akçakoca) de Abdullah oğlu Hüseyin efendiler temsil etmişlerdir.
Bolu’lular burada defterdar Halil efendinin sarayında kadı askerlik mahkemesinde tayin edilen Halil efendi ile görüştüler. Bolu voyu odası Ahmet ağanın yaptığı 1800 krş. zamla 14.420. (1.730.400 akçe ) krş.’a yükselen bu verginin bir milyondan fazlasını ödemeye güçleri olmadığını, halka ağır geldiğini söylediler.
VOYVODALIK DEVRİNDE YIĞILCA (1840 )
1840’da Kavi zade Hüseyin Bey , Düzce ile birlikte, Kıbrıs, Pavli, Mudurnu, Alplı,Todurga, Üskübü ve Akça şehir (Akçakoca) Muhassıllığına ( Vergi tahsil edilen)’e tayin edildi. Bolu hanedanından Mehmet Ağa da Yılanluca (Yığılca) Mu hasılı olarak Hüseyin Beyle aynı zamanda vazifelendirilmiştir.
AYANLAR DEVRİNDE YIĞILCA (1792)
Bolu, Mudurnu, Dodurga, Pavlı, Olak, (Viranşehir'le Gerede arasındaki köyler ), Dirgine ,Devrek, Yılanluca (Yığılca),Göl Pazarı , Hisar önü Sam oka (Alanlı), Akça şehir (Akçakoca ), Üskübü, Konrapa (Düzce) bu taksimat, anlaşıldığına göre, kazalar birbirleri ile temas ve münesebeti kolay olan köylerin meydana getirdiği toplumsal bölgelerde kurulmuştur.
Bir yerde bulunan 40-50 hane bir kaza kabul ediliyor ve yönetim bir Ayan’a veriliyordu. Ayanlar, halk tarafından seçiliyor ve geniş yetkiler veriliyordu. Daha sonra , zorbalar zorla Ayan oluyordu. Bundan sonra Ayanlık rüşvetle satılmaya başladı.Ayanlar bulundukları yerlerden fazla para temini için , halk aşırı eziyet yaparlardı Devlet’ e verilmesi gereken vergiyi de toplamadık diyerek göndermezlerdi; Yerlerine gelen Ayanlar , aynı yılın vergisini yeniden halk’ tan toplarlardı.
Ayanlar devrinde Anadolu perişan olmuş,pek çok köyler ortadan kalkmıştır. Yalnız Bolu sancağına bağlı 100’den fazla köy ortandan kalkmıştır. Ayanlar devrinde , aynı zamanda yenilik ve yıkılış devri olarak da nitelenmektedir. Bu devir lll. Selim’ in tahta çıkması ile başlamıştır. (1789)
MÜTAREKEDEN CUMHURİYET’E(1918- 1923)
CUMHURİYET DEVRİNDE YIĞILCA
30 Ekim 1918’de Osmanlı devletinin kayıtsız , şartsız teslim olduğunu gösteren Mondros Mütarekesi imzalandı. Düzce ve Yığılca o tarihte Yığılca Düzce’nin Nahiyesi’dir. Düzce ve Yığılca bu Mütarekeden ve maddelerden etkilenmesi etkilenmedi ise de İzmit, Sapanca, Arafiye ve Geyve İngiliz kontrolüne girerken, kömür havzası olan Ereğli ve Zonguldak’a Fransız askerleri çıkarıldı.
İttihat ve Terakki’ nin Bolu mutassırıfı Abdül Kadir Bey azi ve yerine Ali Haydar Bey tayin edildi. Türklerin yabancı devletlerin nezdindeki “haktı” çalışmalarında Sivas Kongresi esnasında Bolu’da başlatıldı.
9 Eylül 1922’de İzmir’den son yunan artıkları atıldı Mudanya Mütarekesi imzalandı Düzce ve Yığılca diğer Anadolu kasaba ve şehirleri gibi, yeni bir döneme hazırlanıyordu. Bu da Cumhuriyet idi.
29 Ekim 1923’de 1323 den itibaren süregelen Osmanlı hakimiyeti Yığılca’da da son bulmuştur. İlk idareci Konuralp ve Cumhuriyetin di İlk idareci Bucak Müdürü idi.
CUMHURİYET DÖNEMİ YIĞILCA
1954 yılında ilçe olmuştur.Son gelişmeler yavaş olmuştur. Aslında bu günde Devlet yolundan yararlanmaktadır. Yığılca’nın bütün ulaşımını Yığılca - Düzce ve karayolu ile sağlar. Staplize yollar Yığılca – Alplı ve Yığılca – Bolu yolları ile bağlanmıştır. Ham yolla’ da Devrek’e bağlıdır. Yığılca 1904 yılında Düzce’ye bağlı bucak teşkilatı kurulmuş,.merkez olarak da Ahmetçiler köyü ve yakınında bulunan Çayır alanın seçilmesinden dolayı bazı kaynaklarda Yığılca’nın isminin Çayırlı Ahmetçiler olarak da geçtiği görülür.
1909 yılında askerlere mahsus iptidai bir merkez yapılmıştır. 19l5 yılında Belediye Reisi olarak Hafız Mehmet Bey görev yapmıştır. 1954 yılında İlçe olmuştur. 1997 yılı itibarı ile ilçe merkezine bağlı 4 mahalle, 41 köyü bulunmakta olup,ilçe nüfusu.5000,toplam nüfus ise 24.000 dir. Nüfus artışı –4,97 dir. Nüfusa kayıtlı kişi 60.000 kişi İlk nüfus kayıtları 1904 yılında başlamıştır.
Yüzölçümü 64l km2 dir. 1983 yılında İlçenin kuzey doğusunda bulunan Hacılar köyünde bazı tarihi kalıntılara rastlanmış olup,bu kalıntılar halen Bolu Kültür Merkezi Müzesinde muhafaza edilmektedir |
|
 |
|
|
|
|
|
|
|
YILMAZ ACAR
YAKUP ELMALI
SELAHATTİN ÖREN
|
|
|
 |
|
|
|
|